29 Ağustos 1958 doğumlu Michael Jackson dün kalp krizi geçirip ölmüş. Haberi duyduğumda insanoğlunun acziyeti aklıma geldi hemen yine. Ne kadar da aciziz.. Sen yıllar boyu çalış, ün yap, dağ gibi mal mülk yap bütün dünya seni tanısın, olayların adamı ol sonra pat bi gün manşet ol gazetelere haber sitelerine ve o kaçınılmaz son duyulsun.. “Hıyar yiyende havyar yiyende sonunda aynı yere gidecek” diye boşuna dememişler..
Michael Jackson müziğine aşırı hayranlığımın olduğu öyle ayılıp bayıldığım bi zat değildi, ama şu kadarını söylemeliyim ki; ben nedense o adama bu dünyada çok yüklenildiğini ve haksızlık edildiğini düşünüyorum. Hani şu çocuk tacizi iddiaları filan yani.. Ben inanmıyorum ne bileyim.. Tamamen hissi bi düşünce bu yoksa doğrusunu elbet Allah bilir. Ama ben o adamın böyle bir şey yaptığını düşünmüyorum. Çocukları aşırı seven biriymiş bu da “iyilikten maraz doğar” lafında olduğu gibi çocuklara yaptığı iyiliklerin başına açtığı bir iş bana kalırsa. Kimsesiz çocuklarla evinde çizgi film filan izlermiş misal.. Bunu kalbi fesatlıktan kırılan ve/veya O’nu içten içe “azıcık bile” kıskanan bir insan her türlü şeye yorabilir, iftira da atabilir.. Ama dediğim gibi işin aslını araştırmadım ne netten ne de evinin önüne gidip de kamp kurarak P Tamamen duygusal hissiyatlarım bunlar.
O’na yapılan haksızlıklardan biride çocukken babasının ona kara vs. vs. diye seslenmesi nedeniyle psikolojik olarak siyahi derisini beyaz yapmaya çalışırken olduğu estetik ameliyatlar (1980′li yıllarda olduğu estetik ameliyatlar) neticesinde ortaya çıkan yüz değişikliği nedeniyle geçilen dalgalar, maymun benzetmeleri bilmemneler.. Bunlar hiç bir insana hiç bir şekilde yakıştırmadığım davranışlar. Bush ve benzerleri harici kimse maymuna benzetilmeyi hak etmiyor.. İnsanların fiziksel özellikleri ya da sonradan oluşan kayıplarıyla ilgili geçilen dalgalar, alaylar vs. Bunlar kesinlikle çok çirkin..
Birde bi ara Michael Jackson müslüman oldu filan dediler eğer öyleyse Recep ayının 1.günü (üç ayların ilk günü) ölmüş, bunda bir işaret vardır diye düşünüyorum. ALLAH RAHMET EYLESİN..
Geçmişte şimdi ve gelecekte her daim aşina olunan ve ne yazık ki sanırım aşina olmaya devam edilecek olan bir hasta duygu kıskançlık. Tabi haset kıskançlığın farklı bir boyutu, zirvesi de denebilir 😛 Öyle pis lanet hastalık bir şeyki eşini ya da sevgilini başka bir karşı cinscandan kıskanmak hem de aşırı bir kıskançlık yapıp göz açtırmamak bile hasedin yanında çok daha sevimli ve şirindir. Onda en azından iyi bir amaç var 😛 Onunla haset bir mi allaseniz arada uçurum var.. Bu haset denen illet o derece çirkin bir huy yani