evlenmeme 24 gün kaldı. evliliğe hem dinimizin emri olması hem de fıtratıma uygun bir ilişki biçimi olması bakımından en sıcak bakan insanlardan biri olmama rağmen, içimde bir iki aydır sıkıntı var. zaten damat efendi de bir garip, hele ramazanda.. of of.. kahvesizlik ve sigarasızlığın da eklenmesiyle midir nedir kan kusturdu bana resmen. ne oruçtan anladım ne başka bi halttan. evlilik öncesi psikolojisi mi çöküyor insanın nedir? yok hani sorumsuzca yaşamaya alışmış, zinadan korkmayan ve ömür boyu bekar yaşamak isteyen biri de değilim ama bu dertlenme neden acaba diye düşündüm. psikolojide evlilik öncesi stres (endişe hâli) yani; “evlilik öncesi sendromu” diye birşey varmış.

İslam’da da, şeytani vesveseler (şeytanın fısıtıları) evlilik öncesi yaşanan sıkıntıların sebebi oluyor denir.

Vesvese, şeytanın kalbe attığı boş, basit ve batıl düşüncelerdir.

Şeytanın kalbe vesvese vermekten başka yaptığı birşey yoktur.

Vesvese, hak yola giren, Allah’a yönelen müminlere gelir.

Eğer kafir ve münafıklar, bizde vesvese yoktur diyorlarsa, doğrudur. çünkü; onlarda, iman, İslam, Allah, ahiret, tövbe, zikir, salih amel gibi düşünce ve endişe bulunmadığı için, şeytanın onlardan almak ve çalmak isteyeceği birşey yoktur.

Zaten onlar, şeytanın dostlarıdır; şeytan onlardan razı, onlar şeytandan memnundurlar.

Şeytan kendisine düşman olup Allah’ın dostluğuna yönelen, zikre, hayra niyetlenen kimselere musallat olur. Eğer vesveseden korkulmaz, peşine düşülmez, kendisiyle amel edilmezse hiçbir zararı olmaz. Hadiste belirtildiği gibi mümin, vesveseye uymadığı ve kötü düşünceleri Allah için terkettiği için bir sevap bile alır.

Şeytan, hayırlı, iyi bir işe mani olmak için daha az iyi olanı yaptırmak maksadıyla vesvese verir. Büyük günaha sürüklemek için küçük iyilikleri yaptırmaya çalışır. Dinini bilen kimseyi, şeytan, asla aldatamaz. Her insan Allah’ın kulu olduğu halde, dinini bilen, Allahü teâlânın emir ve yasaklarına riayet eden kimseler için Kur’an-ı kerimde, şeytana hitap edilirken mealen, (Benim kullarıma senin sultan [hakimiyetin] yoktur) buyuruluyor. (İsra 65)