sabah saat 7’den akşam 20:20 sularına kadar yoldaydık kocamla birlikte. Giresun’a kendi arabamızla gittik iyi de oldu önde bunaldıkça arkaya attım kendimi, kocam sağolsun arkaya pufidik bi yatak kurmuş bana koltukta şiş göbeğim kasıldıkça arkada uzandım. kocamın tabiriyle “patlayan domatesler” yani cherry domatesler, çıtır çengelköy salatalıkları, peynir, zeytin ve diğer yiyecekler de seyahatimizin mütevazi yollukları oldu, yolculuğumuz piknik tadında geçti muahaha yola çıktığımız c.tesi gününün güneşli olması harikaydı, hava güzel olmasa bu kadar uzun bir yol çekilmezdi doğrusu..
misafir kaldığımız ev uzaktan bir akrabamızın evi, Giresun ile tek bağlantımız da onlar, Giresun’lu birkaç komşumuz dışında. Ben Kastamonu, kocam Trabzon’lu ama biz Giresun’dayız memleketimiz burası gibi sanki muahaha bulunduğumuz köy baya güzel, Giresun sahiline bakıyor aynı zamanda fındık ve meyve ağaçları içinde bir bahçeli malikanede misafiriz şuan muahaha malikane diyorum çünkü bizim kaldığımız ev doublex ve son derece lüks bir ev. hele de bir köy eviyle kıyas edince malikane demek haksızlık olmuyor muahaha
öğle yemeğinde; daha sabahleyin karadenizin serin sularından toplanan mezgit balıklarını mideye indirdim, aynı zamanda kocam ve ablasının kaldığımız malikanenin niohoho bahçesinden topladığı ısırgan otlarından yapılan yemekten de tattım. tattım diyorum çünkü alışık olmadığım bir lezzet niohoho dolayısıyla birkaç kaşık alarak balıklara ağırlık verdim yemekte ehemöhöm tamam çok yararlı ve kanseri engelleyen bir bitki bu ısırgan otu, türlü türlü faydası da var, ancak; taptazecik balık kızartması varken ısırgan mı yenir yaw allasen niohoho
Giresun’dan şimdlik bu kadar, fotoğrafları sanırım eve dönünce eklerim. cep telefonumu laptop’ımda modem olarak kullanıyorum telefon hattımın internet paketi aboneliği sayesinde. evdeki ttnet internet hattına yavaş diyorduk ama bu avea internet paketi bağlantı hızı beni çileden çıkartıyor, aşırı yavaş muahaha sadece bir haftalık pakete ihtiyaç duyduğumdan avea jet almadım sanırım o daha hızlıymış, ama dediğim gibi çok fazla ihtiyacım yok internete mobil olarak veya seyahatte laptopa ihtiyaç duymuyorum. Zaten birkaç gün sonra dönücem evime inşallah, ne gerek var dedim. şuanda da işimi görüyor gibi, çok fazla girmiyoruz zaten nete. ama yola çıkmadan iyiki aklıma gelmiş, iyi oldu canım sıkıldıkça telefonu usb’den laptopa bağlıyorum açıyorum cebimin internetini bağlanıyorum nete, ilk denememde başarılı oldum neyseki :p internet hattı çok ağır da olsa sanırım internetsiz bir hafta çok sıkıcı geçerdi..
ooo iyisin iyisiiin 🙂
Geri izleme: sümela manastırı (meryemana) | Bir Kafadan Her Ses
Geri izleme: Moonish ablasından kızıma ciciler :)) | Bir Kafadan Her Ses