Şah in paradise şöyledir böyledir dedik olayın akabinini iki hafta geçmişken gittik yine gezikolik ekip ( ben, kocam ve güzel kızım ) üç gün sonra ordan konya mevlana müzesi (!) adındaki aslında mevlana türbesi denmesi gereken mübarek mekandaydık. Ordan Adıyaman’a gittik kutsallık diz boyu. Yollarda yedik, içtik. Arabada uyuduk ailece. Resmen camping 🙂 banki camping değil tabi bu kamp yani niohoho kısaca geçiyorum çünkü şuan hala yoldayız ayın 19undan beri asfaltları ağlatıyoruz. Gerçi asfaltları kahkahaya boğuyoruz desem daha doğru olur çünkü 80 bilemedin 90 maximum hızımız. Malum yakıt tasarrufu muahaha ama işe yarıyor he baya tasarruf ediliyor ağır ağır gidince. Hem güzel kızım da var arabada zaten. Hız yapmak geçmişte kalan bişi artık bizim için. Dikkat ederseniz yine paragraf aç(a)madan post giriyorum çünkü iphone 5 ime kavuştum. Yolculuk ayfonsuz geçmez dedim aldım. Yolda post girmekte güzel oluyor. Hep yapıcam muck not: fotoğrafı eğridir gölünden geçerken çektim. şuan eskişehir yolundayız. Evimize dönüyoruz. Home home cici evim. Detayları sonra yazıcam. Ayşegül hanım rahat bırakmıyor çünkü. Misal az önce dizimi ısırdı altta çıkan minik ve sevimli iki dişiyle.